31 Ağustos 2015 Pazartesi

SENİN YERİNDE OLSAYDIM - LISA RENEE JONES

 Orjinal Adı : If I Were You
Yazar : Lisa Renee Jones
Çeviri : Hülya Bakça
Sayfa : 328
Yayın evi : Arkadya Bitter 
Seri : 
1 - Senin Yerinde Olsaydım* 
2 - Being Me
 3 - Revealing Us 
3.2 - Rebecca's Lost Journals
 4 - No In Between
 5 - I Belong to You
 6 - All of Me
*****
 Bir süre önce Arkadya yayınlarının yeni bir tarzla Arkadya Bitter'i çıkartacağı duyuruldu ve ardından sosyal paylaşım sitelerindeki alıntılarını görerek ilk kitabı feci şekilde merak ettik-ettim. :D
'Senin Yerinde Olsaydım' kadar beklediğim başka bir kitap daha olmadı sanırım. (Her şeyin yanı sıra Onda çok değerli kişilerin emeği var *_* ) Tabi ki elime geçer geçmez hemen okudum ama daha yeni yazabiliyorum (: Serinin devam kitabını, hatta yayın evinden çıkan diğer kitapları da merakla bekleyerek, ilk fırsatta okumayı planladığımı söylemeye gerek yok sanırım ^^
  
Kendi halinde bir öğretmen olan Sara, en yakın arkadaşı Ella'nın evinde unuttuğu günlük sayesinde sıradan hayatının bir hayli dışına çıkar. Önceleri günlüğün arkadaşına ait olduğunu zannetse de gerçeği kolayca öğrenir. Arkadaşı onu garaj satışlarından almıştır ve günlük Rebecca adında bir kadına aittir. 
 Ella'nın ani kararıyla başka bir ülkeye evlenmek için gitmesi üzerine günlük ve Rebecca'ya ait başka eşyalar Sara ya miras kalmıştır. İçeriğinde saplantılı bir seks hayatının anlatıldığı günlük Sara yı çok etkiler ve günlüğün bittiği yer, dahası Rebecca nın esrarengiz bir şekilde ortadan kaybolmuş olması ise gelinen son noktadır. Her şeyden çok Rebecca yı bulup nasıl olduğunu öğrenmek ve eşyalarını iade etmek isteyen Sara, Rebecca nın eşyaları arasında bulduğu bir broşür sayesinde Allure Sanat Galerisine gitmeye karar verir. Kapıdan girdiği anda Rebecca yı arayışı yerini, derinlerde saklı tuttuğu sanat sevgisinin açığa çıkmasına bırakacaktır. Galeri sahibi Mark Compton la tanıştığında ise Rebeccan ın yerine çalışmak için yaz sezonun da bir iş sahibi olmuştur. Amacı Rebecca hakkında ipucu bulmak olsa da kendini aşık olduğu işe kaptıracak ve hayranı olduğu ünlü bir ressamla tanışacaktır. Mark Compton ve Chris Merit arasındaki gövde gösterisine maruz kalan kızımızın ise kimi seçeceği gerçekten zor bir karar olacaktır.

Harikaydı!. Yazarın hikayeyi anlatış biçimi ve özellikle kitabın çevirisi çok akıcıydı. Sıkılmadan bir bölüm daha diyerek çabucak bitirdim. Hele son sayfada 'Nayııırrr!!' diye ciyaklamış bile olabilirim :D 
 Kitabı sevdim ve bunu daha nasıl ifade edebilirim bilmiyorum. Arkadya Bitter'in kapak tasarımları ise ayrı bir harika. Görsellik ve renkler, kapaktaki desenler gerçekten muhteşem *_* İyi ki orjinal kapakla basılmamış. ^^ Aslında oda fena değil ve genelde orjinal kapak taraftarıyımdır ama ilk bakışta bana Linda Howard - Kara Melek kitabını anımsatmıştı. Nitekim yanılmamışım :D O yüzden bu halini çok sevdim. *_* İkinci kitap nasıl olacak ve ne zaman çıkacak.. Büyük merak içerisindeyim (:
Herkese Keyifli Günler ^^

Puanım :





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder